Lev Nikolayeviç Tolstoy / Rus Edebiyatı / Roman / İletişim Yayınları
Hayatı, tutkuları ve özlemleriyle sıradan biriydi İvan İlyiç; bütün yaşamını varsıl sınıfa dahil olabilme hayali ve çabasıyla geçirmişti. Ulaşmıştı da; ancak koltuklar ve perdeler uğruna tüketmişti yaşamını. Yakalandığı amansız hastalık bütün yaşantısını sorgulamanın eşiğine getirmişti onu. Değer verdikleriyle vermesi gerekenler arasındaki uçurumun ayırımına vardığında, artık ölümle burun burunaydı. Ölüm geç kalan bir konuk gibi çalmıştı kapısını. Ölüm kadar yaşamayı da düşünme fırsatı bulmuştu. İlk kez, istediği gibi yaşayıp yaşamadığını düşündü. Ölümün arifesinde korkunç bir yalanın ortasında kalmıştı. Ziyaretlerle örtbas etmeye çalışılan, yenmeye hazırlanan mersin balıkları düzeyine indirilen bir yalandı bu muhteşem ölüm olayı. Ve, İvan İlyiç ölümü yüzleştiği gerçeklerle karşılamak zorundaydı.
Tolstoy 1884-1886 yılları arasında yazdığı bu romanda insanoğlunun ölümle ilişkisini inceler başkahramanı İvan İlyiç’in şahsında. Roman boyunca ölümü kucaklayarak kendi iç çalkantı ve gel-gitlerini sunar okuyucuya. Son derece çarpıcı bir anlatımla, hasta bir insanın ruh halini serer gözler önüne. Hayatın ve ölümün neresinde olduğumuzu anlamak, genel ve özel ilişkilerimizdeki duyarlılık üzerine yeniden düşünmek için…